İddia: Soylu, Emniyet Müdürü hakkında dosya hazırlattı.
Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun bakanlık bünyesinde ‘kişisel amaçları doğrultusunda bazı isimlere rapor yaptırdığı’ iddialarına bir yenisi daha eklendi. Soylu’nun Emniyet Müdürü hakkında da belge hazırladığı iddia edildi.
Daha önce yeni İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya hakkında Erdoğan’a sunulmak üzere rapor hazırlattığı iddia edilmişti.
T24 yazarı Tolga Şardan, “Büyükteç” başlıklı köşe yazısında, FETÖ soruşturmaları kapsamında Soylu’nun da raporlara bazı bilgiler eklediğini ve Emniyet Müdürü Mehmet Aktaş hakkında soruşturma yürüttüğünü yazdı. Sardan’dan “Emniyette Görünmeyen Skandal: Emniyet Müdürü’nün yanı sıra Yerlikaya hakkında da dosya yapıldı!” Yazının ilgili kısmı şöyle:
“Aslında her şey, 15 Temmuz’dan sonra Tokat’ta mülki idare amirleriyle bağlantılı FETÖ’nün ‘özel imamları’nın kimliğinin tespit edilmesine yol açan soruşturmayla başladı.
(…)
Ardından soruşturma Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na intikal etti. Başsavcılık, uzun süredir yürüttüğü mülki idare ve özel imam soruşturmaları kapsamında onbinlerce telefon görüşmesini inceledi.
VERİLER ‘GERÇEK DURUMLA YANLIŞ’
2019 yılında soruşturmayı devralan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, tüm belgeleri inceleyerek “özel imamlar” üzerinden FETÖ ile ilişkisi tespit edilen mülki idare amirlerini tespit etti.
Cumhuriyet Başsavcılığı, çalışmalarının büyük bölümünü Ankara Emniyet Müdürlüğü aracılığıyla yürütmüştür. Zira Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesindeki istihbarat, terörle mücadele, kaçakçılık ve organize kabahatler birimlerince oluşturulan veri havuzu kullanılarak söz konusu tespitler gün ışığına çıkarılmıştır.
Bu süreçte Ankara Polisi’nin yürüttüğü bilgi analiz çalışmaları çerçevesinde hazırlanan tutanaklarda savcılığın soruşturması sırasında ‘tuhaflıklar’ tespit edildi.
Savcılığın yaptığı soruşturmalarda, bazı mülki idare amirleri hakkında ‘gerçek durumla bağdaşmayan’ durum ortaya çıktı.
Gerçek durumla bu tutarsız durum neydi?
Savcılık soruşturmasında, raporlarda ‘istenen’ bilgi yerine ‘istenmeyen’ bilgiye yer verildi.
2021’deki bu durum doğal olarak kafa karışıklığına neden oldu. Sebebi; İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun bir bakan olarak mülki idare üzerindeki hakimiyetini tesis etme girişimi, Ankara Polisinin bir numaralı ismi, Emniyet Müdürü Servet Yılmaz ve Soylu’ya en yakın kişi olarak Soylu’nun bu veri yaklaşımını pekiştirmesi. raporlar, savcılığın talimatı dışındaki bilgiler. düzenlenmesinin yolunu açacaktı.
Böylece ‘Bürokratik baskı’ isimli soruşturmada kullanılmayacak olan bilgilerin devreye alınması sağlanarak, Soylu’nun amacı mülki idare amirleri üzerinde ‘bürokratik baskı’ tesis etmekti.
Mesela İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın davası buydu. Yerlikaya, fiili duruma uymayan bir başvuru sonucunda mensubiyet soruşturması kapsamına alındı.
Soylu bu durumu ortaya koyarak siyasi ve bakanlık çalışmalarını İstanbul’da yürütmeyi hedefledi. Ancak evdeki hesap piyasaya uymadı.
Hesabı bozan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı oldu.
Veri analiz raporlarındaki hataları tespit eden savcılık, aynı zamanda MİT’i devreye sokarak “bilgileri doğruladı”.
EMNİYET GENEL MÜDÜRÜ AKTAŞ’IN İSMİ DE RAPORDA YER ALDI
Savcılığın ortaya çıkardığı durumun ardından Ankara Emniyet Müdürlüğü raporlarını geri çekmek zorunda kaldı.
Hazırlanan asılsız ihbar raporlarına baktığımızda, polis teşkilatında pek çok örneğinde görülmeyen -en az 35 yıldır- bu satırların yazarının şahit olmadığı yeni bir tablo ortaya çıktı.
Ankara Emniyeti’nin hazırladığı bordro bilgi analiz raporlarında, görevdeki Emniyet Müdürü Mehmet Aktaş hakkında da bilgiler yer aldı. Tıpkı Yerlikaya’daki gibi.
Aktaş’ın 2014 yılında Şırnak Valiliği görevi sırasında FETÖ’nün özel imamı ile irtibatı da yalan haber raporuna dahil edildi.
Raporda; Aktaş’ın FETÖ’nün özel imamı Bilal Tosun ile yaklaşık iki aylık bir süre içinde toplam 206 saniye süren üç görüşme yaptığı belirtildi.
Aktaş, Temmuz 2019’da Emniyet Müdürü olarak atanırken, Ankara Polisi’nin 2021’de hazırladığı bordro verileri analiz raporundaki konumu kriz yarattı.
Raporda Aktaş’la ilgili ‘gerçek duruma uymayan’ verilere yer verilmesinin nedeninin, Soylu’nun Yerlikaya gibi Aktaş’a bürokratik bir baskı kurmamasını sağlamak olduğunu söylemek yanlış olmaz.
Tabii burada ilginç bir durum daha var.
Yani; Aktaş, savcılığın istemediği bilgilere sahip olduğu raporu hazırlayan Ankara Emniyet Müdürlüğü hakkında soruşturma başlatamadı!
Raporun hazırlanması çerçevesinde başta Ankara Emniyet Müdürü Servet Yılmaz olmak üzere amirleri hakkında idari soruşturma başlatamadı, Yılmaz’ı görevden uzaklaştıramadı! Görevinden nasıl vazgeçebilirdi? Yılmaz, Bakan’a en yakın iki kişiden biriydi!
Aktaş sessiz kalıp kenarda beklemek zorunda kaldı! Kabahatlerin failleri doğal olarak halen görev başında.
Raporda halen görevde olan üç vali daha yer alıyor.
Bu isimler Erzurum Valisi Okay Memiş, Eskişehir Valisi Erol Ayyıldız ve Çankırı Valisi Abdullah Ayaz.
Görünüşe göre haklarında Yerlikaya ve Aktaş’ta olduğu gibi sorunlu bilgi analizleri yapılmış.” (HABER MERKEZİ)
